25 Mayıs 2013 Cumartesi

MONSANTO'ya VE GDO'ya HAYIR DİYORUZ !

March Against Monsanto” (Monsanto’ya karşı yürüyüş) adı altında örgütlenen GDO karşıtları, tüm dünyada 25 Mayıs 2013 günü saat 14.00’te GDO’lu yiyecekler üreten biyoteknoloji şirketlerinin gıda sektöründeki hakimiyetlerini protesto ediyorlar. Gıda üretiminin büyük şirketlerden alınması gerektiğini savunan hareket, GDO’lu tohumların ve yiyeceklerin insan sağlığına ve doğaya olan zararlarına dikkat çekiyor. Eylemin Türkiye ayağında ise, GDO’lu gıda karşıtları İstanbul Maçka Parkı’nda saat 14.00’de buluşarak “Monsanto’ya ve GDO’ya Hayır” diyecekler. “March Against Monsanto” platformu eylemin nedenlerini şöyle sıralıyor; - Yapılan araştırmalar, Monsanto’nun genetiği değiştirilmiş gıdalarının kanser tümörleri, kısırlık ve doğum kusurları gelişimi gibi ciddi sağlık sorunları yarattığını göstermiştir. - Uzun süredir ABD hükümeti Monsanto’yu koruyan, kayıran politikalar izlemektedir. Bu politikalar sonunda Monsanto dünya gıda arzında tekel konumuna gelirken, organik tarım yapanlar ve küçük çiftçiler gerilemektedirler. - Monsanto’nun GDO’lu tohumları çevreye zararlıdır. Örneğin bilim insanları, dünya arı nüfusunda koloni çöküşüne neden olduğunu ortaya koymuşlardır. “March Against Monsanto” platformunun önerileri ise şunlar; - Ürünlerinde GDO kullanan Monsanto firmalarını boykot ederek organik ürünler kullanmak, - GDO’lu ürünlerin etiketlenmesi yoluyla tüketicilerin bilinçli karar verebilmesinin sağlanması, - ABD’de Monsanto’yu koruyan yasaların kaldırılması, - GDO’ların sağlığa etkileri konusunda daha fazla bilimsel araştırma yapılması, - Monsanto hakkında kamuoyunu bilgilendirmek, sırlarını ortaya dökmek. Monsanto 1901’de Saint Louis’de küçük bir sakarin üreticisi olarak kuruldu ve zamanla dünyanın en büyük tohum üreticilerinden biri haline geldi. Şirketin adı son 60 yıldır türlü olaylarla sürekli gündemde. Geçmişin kimya devi Monsanto bugün GDO’da dünya lideri ve tohum üreticilerinin önde gelenlerinden biri. Monsanto’nun 13 Şubat’ta herbisit’ten (ot “ilacı”) zehirlenen Charente’lı küçük bir çiftçinin kendisine karşı açtığı davada suçlu bulunması bu firmanın sicilindeki çok sayıda olaydan sadece biri. PCB, Turuncu Madde, dioksin, GDO’lu ürünler, aspartam, büyüme hormonları, herbisit (Lasso ve Roundup)….Monstanto’ya servet kazandıran ve çeşitli skandallara, hukuki süreçlere karışmış ürünlerden bazıları. Monsanto 1997 yılından bu yana Türkiye’de de faaliyetini sürdürüyor. Önce tarım ilacı konusunda çalışmaya başlayan firma, 1998 yılında Cargil’in tohum bölümünü satın almış DEKALP markası ile tohum üretim ve dağıtımına başlamıştır. Ardından Seminis sebze tohum firmasını satın alan Monsanto’nun M.K.Paşa ilçesinde tohum fabrikası bulunmaktadır. Soframızdaki pirincin, domatesin sağlıklı olması için GDO’ya karşı mücadele etmemiz gerekiyor. Çayımıza, tatlımıza koyduğumuz şekerin gerçek şeker olduğundan emin olmalıyız, aksi halde şeker değil “zehir” tükettiğimizi biliyormuyuz?. GDO’lu gıdalar yaşam hakkımızı tehdit ediyor. GDO’lu raporu verilen pirinçler, daha sonra “temiz” ilan edilebiliyorsa, ülkemiz halkı gerçekten büyük risk altındadır. GDO’ya ve sağlığı tehdit eden diğer ürünlere karşı mücadele, ancak bu konuda bilinçli olmamız ile mümkündür. Biz de Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi olarak, Monsanto’ya karşı eylemin içinde yer alıyoruz ve “GDO’ya ve Monsanto’ya hayır” diyoruz. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, Bursa İl Eşsözcüleri Mediha Özdemir, Yüksel Akgün

22 Mayıs 2013 Çarşamba

SAİT ÖZDEMİR Duruşması Yarın

Partimiz üyesi Sait Özdemir 12 Eylül darbe döneminde 11 yıl süresince çeşitli hapishanelerde tutsak kalmış ve son olarak Bursa cezaevinden 1991 yılında tahliye olmuştu. Anayasa değişikliği sonrası, hapishanelerde gördüğü işkenceler için dava açan Sait Hoca'nın başvurularından biri kabul edilmiş ve Bursa cezaevindeki işkence ve kötü muamaleler ile ilgili olarak işkenceciler hakkında dava açılmıştı. Geçtiğimiz Kasım ayında yapılan ilk duruşmanın ardından, 1 Mart 2013 günü davanın ikinci duruşması yapılmış, kamuoyu ve basının da büyük ilgi gösterdiği dava 23 Mayıs 2013 tarihine ertelenmişti. Yarın, 23 Mayıs 2013'de saat 13.30'da Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesinde Sait Özdemir'in işkencecilerle hesaplaşma ve darbelerle yüzleşme sınavında sizleri de bekliyoruz.

19 Mayıs 2013 Pazar

ÇED Muafyeti Yasasına Karşı TBMM Önündeyiz

TBMM Önüne Gidiyoruz: Torbaya Gizlenen Doğa Yıkımı Tasarısı Geri Çekilsin Bakanlar Kurulu tarafından hazırlanıp Meclis’e sunulan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’na gizlenen bir madde ile Danıştay’ca defalarca iptal edilen ÇED muafiyeti yasallaştırılmaya çalışılıyor. Biz bu torba yasaya gizlenen doğa yıkımı yasası geri çekilsin demek için TBMM önüne gidiyoruz. Vekillere “Doğanın korunması ve çevre kirlenmesinin önlenmesinde ciddi denetimsizlikler yaratacak yasa tasarısının yasalaşmasına engel olun, tasarıyı geri çekin.” diyoruz. 20 Mayıs Pazartesi / Saat:12.30 Yer: TBMM Dikmen Kapısı Konu ile ilgili imza kampanyası https://www.change.org/tr/kampanyalar/turkiye-buyuk-millet-meclisi-%C3%A7ed-muafiyeti-getiren-yasa-tbmm-genel-kurulu-ndan-geri-%C3%A7ekilsinhttps://www.change.org/tr/kampanyalar/turkiye-buyuk-millet-meclisi-%C3%A7ed-muafiyeti-getiren-yasa-tbmm-genel-kurulu-ndan-geri-%C3%A7ekilsin

SOLDA KAYBEDİLEN UMUDU YEŞERTMEYE ADAYIZ

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Bursa İl Eşsözcüleri Yüksel Akgün ve Mediha Özdemir
http://www.bursaport.com/haber/politika/solda-kaybedilen-umudu-yesertmeye-adayiz-34166.html

1 Mayıs 2013 Çarşamba

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, Bursa 1 Mayıs Kutlamalarında Alanlardaydı



Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, Bursa İl Örgütü Üyeleri "Emeğin ve Doğanın Sömürüsüne Son", "Barış İçin Adalet, Demokrasi, Eşitlik" pankartları ve "İnadına Barış, Yaşasın 1 Mayıs", "Emeğin, Doğanın Sömürüsüne Son", "İklimi değil, Sistemi Değiştir" sloganları ile yürüyerek Eşit, Özgür, Demokratik bir Türkiye ve Barışa olan innaçlarını dile getirdiler.